HEGEL’DEN FUKUYAMA’YA ÖZBİLİNÇLİLİK, POLİTİK DÜZEN VE ÖZGÜRLÜĞÜN OLANAKLARINA DAİR
Özet Görüntüleme: 146 / PDF İndirme: 20
Anahtar Kelimeler:
Özbilinçlilik, politik düzen, özgürlük, tarih, devlet, öznelerarasılıkÖzet
Hegel’in politika felsefesinin özgürlükçü potansiyeli kapsamlı bir biçimde incelenmesi gereken bir konu olma vasfını korumaktadır. Genellikle, yanlış bir biçimde mutlak belirlenimcilikle nitelenen Hegel’in felsefesi, bireylere harici dünyayı değiştirebilme potansiyeli yüklediğinden ve tarihin gelişimini de bu potansiyele bağladığından, özgürlükçü nitelikler arz eder. Tarihsel süreçlerin öznelerin değiştirici ve dönüştürücü filleriyle biçimlendiği düşüncesi, özgürlüğün olanaklarını arttırabilmek için kapsamlı bir metafizik sağlar. Evrenin mekanik bir biçimde işlediği düşüncesi özneleri birer aparata indirgerken, tarihteki birikimliliğin ve yönelimliliğin belirleyici olduğu düşüncesi, öznenin özgür irade sahibi olduğu iddiasından güç alır. Fukuyama, tıpkı Hegel gibi, tarihin birikimli ve yönelimli nitelikler arz ettiği konusunda ısrarcıdır. Ayrıca Fukuyama, tarihin öznelerin eşgüdümlü fiilleriyle biçimlendiği iddiasıyla, politikaya katılımın önemine göndermede bulur. Bir ulusun kalkınabilmesi, politik alanda öznelerarasılığın dinamiklerinin ne ölçüde gelişmiş olduğuna bağlıdır. Patrimonyal devletin her şeyi kontrol altına alıp donuklaştırmaya yönelik atılımları, modern demokrasiler tarafından zayıflatılır. Zira modern demokrasiler insani iletişimin kapsamını, değişim ve dönüşüm dinamiklerini hızlandıracak bir biçimde genişletir. Bu çerçevede, bu makale Hegel’de ve Fukayama’da, özbilinçliliğe ve politik düzene dair kavrayışın özgürlüğün olanaklarını arttıracak bir biçimde nasıl ele alındığını analiz eder.